Otizmi bireylerde konuşma becerileri geç gelişir. Bu yüzden de çevre ile iletişim kopuklukları, sosyal becerilerin gelişmemesi ve içe kapanma gibi diğer problemler de gözlemlenmektedir. Daha fazla alanı etkilediği için otizmde konuşma bozuklukları ve eğitim çok önemli bir yer teşkil etmektedir.
Konuşma zorlukları -->sözcük dağarcığında sınırlılık, tekrarlayıcı ifadelerin kullanılması, duyguları ve tepkileri doğru sözcükler ile ifade edememe , iletişimi başlatmama gibi şekillerde görülebilir. Kendini sözcükler ile ifade edemeyen çocuklar çığlık atma, ağlama gibi farklı ifade etme yöntemlerini seçmektedirler. Sözcükleri anlama ve sözcükleri anlatma alanlarında yaşanılan sıkıntılar aynı zamanda psikolojiyi de ciddi anlamda etkilemekte ve sosyal becerilerin körelmesine neden olarak çocuğun çevresinden kopmasına neden olmaktadır. Çalışmalarımız ihtiyaca yönelik olduğu için çocuklarımızın kendi iç dünyasına girip (oyun oynayarak, ağlayarak, onların yaptıklarını yaparak) kendini ifade ederek çocuğun iç dünyasından beraber çıkmayı amaçlıyoruz.
Kurumumuz profesyonel bir şekilde ve sevgi içerikli bir ekip çalışması ile eğitimini yürütmektedir. Profesyonel desteğin yanı sıra ev içi eğitimler de çocuğun gelişiminde çok önemli bir rol oynar. Aile içinde güven ortamında çocuklar daha rahat öğrenebilirler ve kendilerini geliştirebilirler. Aile içi eğitimde ailelerin bilinçli olması ve nasıl bir yol izleyeceğini doğru bir şekilde bilmesi gerekir. En büyük pişmanlığımız geç kalınmışlık olmaması için aileler bilgilendirilmelidir.
Çalışmalarımızın sonunda doğru eğitimle bu zorlukların aşılması sayesinde sosyal alanlarda yaşadıkları sıkıntılar azalmıştır. Çocuklarımız çevreleri ile daha sağlıklı iletişim kurup, kendilerini geliştirmek için daha çok çaba sarf etmişlerdir. Kişisel becerilerinin daha hızlı ilerleterek toplumdan kopmadan onun bir parçası olmayı başarmışlardır.
Sadece özel çocuklarımıza eğitim vererek değil, bu özel çocukların yaşadığı dünyadaki insanların daha duyarlı olmasını sağlamakla başarılı olabiliriz. Bu nedenle sizler de sitemizden her türlü bilgi ve destek olabilir, kurumumuzu ziyaret edebilirsiniz.
Problem Davranış ve Başetme Yöntemleri
Otizmli çocuklar tipik gelişim gösteren akranlarına göre daha fazla sayıda ve daha yoğun problem davranış gösterir. Bir davranışın problem davranış olarak tanılanması için çocuğa ya da çevresine zarar vermesi, çocuğun öğrenmesini engellemesi, gelişimini engellemesi, sosyal öğrenme yoluyla öğrenmesini engellemesi ve sosyal kabulünü azaltması gerekir. Otizmli bireylerin iletişim ve sosyal davranışlarındaki sınırlılıkların problem davranışlara yol açtığı, çocuğun isteklerini ve gereksinimlerini ifade etme ve tepki vermedeki sınırlılıklara bağlı olarak ortaya çıktığı görülmektedir. Otizmli bireylerde davranış problemleri genellikle ağlama, öfke nöbetleri, başkasına zarar verme, kendisine zarar verme streotipi şeklinde görülür.
Davranış problemleri ile başetmede ilk adım davranışın nedenini anlamadır. Davranışların nedeni; tıbbi nedenler, çevresel nedenler, eğitsel nedenler olabilir. İkinci adım problem davranışları analiz etmedir. Bir davranışın ortaya çıkma nedenini anlayabilmek için davranışı tek başına incelemek yerine bu davranışa neden olan faktörlerle değerlendirmek gerekir. Bunun için öncül-davranış-sonuç ilişkisini belirlemek gerekir. A-B-C kayıtları hazırlanır.
Üçüncü adım hazırlanan A-B-C kaydından yola çıkarak işlevini belirlemektir. Temelde davranışların dört işlevi vardır:
Davranışın işlevini belirledikten sonra işleve yönelik bir yöntem belirlenerek davranış üzerinde çalışılır.
Problem davranışlarla başetmede;
